Tablo yere düştüğünde.. Vefatlarının oğluna manen bildirilmesi

Muhammed Sıddık Efendi’nin oğlu Muzaffer efendi, babasının vefat günü yaşamış olduğu anısını bizlere şöyle aktarmıştır; Yıllardan 1988, mevsimlerden sonbahar, kasım ayının 16’sı, avusturya’da evimde çocuklarla birlikte otururken, ansızın karşımda duvarda asılı olan tablo yere düştü. Tabloyu kaldırdığımda üzerinde Bakara suresi 156. ayet yazıyordu.

الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُمْ مُصِيبَةٌ قَالُوا إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ

elleżîne iżâ esâbet-hum musîbetun kâlû innâ lillâhi ve-innâ ileyhi râci’ûn

Onlara bir musibet geldiğinde: “biz allah’ınız ve elbette o’na döneceğiz” derler.

Ayeti düştüğü yerden kaldırdım ve duvara astım.aradan çok fazla bir zaman geçmemişti ki, telefon çaldı. Telefonu açtığımda, küçük kardeşim necati ağlıyordu ve bana: “abi, babam hakkın rahmetine kavuştu” dedi. O zaman anladım ki, o tablonun düşüşü bize babamın vefatını işaret etmişti.

Hayatını, kuran-ı kerim’e adamış olan bu kutsi yüreği, vefatında da kuran-ı kerim yalnız bırakmamış, sanki bir vefa örneği olarak kuran-ı kerim, oğuluna ve torunlarına, bu yüce kametinin rabbine olan yürüyüşünü müjdelemişti.

Muhammed Sıddık Efendi her gittiği cenazde bakara suresi 151 ile 156. ayetler arasını okur. Ardından bu ayetlerin ne manaya geldiğini toplanmış olan cemaate anlatırdı. Onun amacı kuran-ı kerim’i sadece okumak değil, insanlara ayeti kerimelerde anlatılan ilahi vahyin ne olduğunu açıklamaktı.

Allah cc hazretleri Araf suresi 204. ayet-i kerime’sinde kullarına bu mevzuyu şu şekilde açıklamaktadır;

وَإِذَا قُرِئَ الْقُرْآنُ فَاسْتَمِعُوا لَهُ وَأَنْصِتُوا لَعَلَّكُمْ تُرْحَمُونَ

ve-iżâ kuri-e-lkur-ânu festemi’û lehu veensitû le’allekum turhamûn

Kuran okunduğu zaman dinleyin ve anlamaya çalışın umulur ki merhamet olursunuz.

Bu ayeti kerimede de anlaşıldığı üzere, rahman sadece kuran’ı dinlemeyi emretmiyor aynı zamanda onun idrarakine varmayıda kullarından istiyor. Muhammed Sıddık Haşimi Efendi’de hayatını bu şuurla yaşamış kuran-ı kerim’in idrakine varmış, ahlakını da kuranla yoğurmuştu. Her zaman kendi sözlerini kuran’ın mucevherattan sözleriyle değiştirmiştir.

Sıddık Efendi, Hz. Aişe’nin sahabe-i kirama vermiş olduğu cevapta olduğu gibi : “Hz Muhammed’in ahlakı kur’an idi” sözünü, kendine baş tacı etmiş…

Ahlakını, kuran’a göre tazim ederek neslinin bağlanmış olduğu, Hz Muhammed sav’in “alimler peygamberlerin varisleridir.” sözüne mazhar olmuştur.

Allah, cümlemize kıyamet günü peygamber sevdalılarının arasında,Hz Muhammed sav ile birlikte, Allah azimüşşan hazretlerinin arşının gölgesinde toplanmayı nasip etmesi duasıyla… Amin.

Tablo yere düştüğünde... kategorisinde yayınlandı. Tablo yere düştüğünde.. Vefatlarının oğluna manen bildirilmesi için yorumlar kapalı